Kafası karışık genc ve yorumları üzerine

 

KAFASI KARIŞIK KEMALİST ARKADAŞA TARİH ve DİN DERSİ

Bir sosyal medya sitesinde Osmanlı aleyhine yazılmış cahilce sözlere cevap vermek gafletinde bulundum. Bunun üzerine birkaç Kemalist tarafından saldırıya uğradım. Bu Kemalistlerden birisi tarihle, dinle hiçbir ilgisi olmadığı halde fütursuzca atıp tutuyordu. Şahsın yorumları üzerine gelen soruları değerlendirdik. Umarız faydalı olur.

28 eylül 2019 tarihinde

 İşaret olunan şahıs ‘siyeri farklı okumak’ isimli kitaptan alıntı yapıyor. Alıntı da ‘İlk vahiy geldikten sonra bir ara. vahyin kesilmesi üzerine Hz. Peygamber'in dağlardan kendini atarak intihar etmeyi düşündüğünden bahsedilmektedir. Hz. Peygamber kendisi ile şeytanların oynadığından şüphelenmiş ve bu tür düşünceler içerisine dalmıştır. Ancak her teşebbüsünde, Cebrail'in ona bir insan suretinde görünmesi (16) üzerine bu eylemden vazgeçmiştir.’

Bu satırların yazarı Mehmet azimli bey, öyle görülüyor ki azmini çok farklı yollara sarf etmiş… Mehmet azimli bey, ilmi açıdan ciddi tenkidlere maruz kalmış, hepsinin de altında ezilmiştir.

Peygamber intiharı düşündü mü?

Hamidullah eserinde bu intihar meselesini hortlatmış. Sonradan gelen islam düşmanları da bu rivayeti sorgusuz sualsiz kabul etmişlerdir. Böyle bir rivayet vardır fakat peşinen söylemeliyiz ki bu nakil kabul edilemez. Rivayetler işin içine girdiği zaman rivayeti hadis ilmi kriterlerine göre değerlendirmemiz gerekir. ‘İntihar etmeyi düşündüğüne dair rivayetler, belazuri, ibn ishak, Taberide geçmektedir. sahih olan (buhari, müslim vs) kaynaklarımızda peygamberin vahye ilk muhatab olduğu zaman neler yaşadığı anlatılmaktadır. Bu kaynaklarda Peygamberin intihar düşüncesinden bahsedilmez.

Buhari’de ikincil olarak nakledilen ve sıhhatinin garantisi olmayan grupta kalan hadisler arasında ‘intihar düşüncesi’ anlatılır. Fakat sahih olduğu garanti edilen bed’ul vahy kısmında ‘intihar etti’ düşüncesi yer almaz. ‘intihar düşüncesi’ ez-zühriye ait Mürsel bir rivayettir. Yani bunu kimden aldığını belirtmeden aktarmıştır. Buradan da anlaşılıyor ki ‘intihar düşüncesini’ aldığı raviye itibar etmemiştir. Hülasa ‘intiharı düşündeü’ eklemesi sahih senedli bir rivayet değildir. Müslimde de intihar’dan bahsedilmez. (hadis ilmine vakıf Ebubekir sifil hocamızın makalesinden faydalanılmıştır)

Şimdi bizim vatandaşa gelelim. Kendisi kitaptaki alıntıyı araştırmadan bir alime sormadan peşinen kabullenmiş. Bu Müslüman ahlakı değildir…

20 ekim 2019 tarihinde

Bir muhterem, Selçuk kütük’ün ‘Deizm’ isimli kitabından alıntı yapmış. Kısaca özetlemek gerekirse ‘her deist ahlaklı olmak ister, fakat bir deistin ahlaklı gördüğü iş, diğerine ahlaksız gelebilir. Bu durumda referans kimdir. Bu keyfilik kaosa yol açmaz mı? Deistler bu soruları cevaplayamaz, cevaplasa tanrı adına konuşmuş olurlar’

Bu alıntı altına, kafası karışık gencimiz 3 yorum bırakmış. İlk yorumunda ‘islam düşünürü dediği imam maturididen nakil yapıyor. diyor ki “İmam Maturidi "Allah Peygamber göndermeseydi dahi insan onu bulmakla mükellefti" diyor. Yani ahlaken iyi-kötü, buna göre akıl ile bulunabilir. Bu İslami gelenekte olan bir durum zaten. Sağlıklı bir akıl bir durumu ahlaki bulmuyorsa diğer sağlıklı akıllarda bulmayacaktır.”

İmâm-ı Matüridi hazretleri rahmetullahi aleyh ‘peygamber gelmese de Allah’ı aklen bilmek gerekir demektedir’. Evet, Akıl Allah’ın varlığını bilebilir. Bundan sonra, kafası karışık gencimiz bir cinayet işliyor, diyor ki ‘imam maturidi’nin dediğine göre ahlaken iyi-kötü akılla bulunabilir’ bu imam maturidiye iftiradır. Cahilce bir sözdür. İmam maturidi Akıl Allah’ın varlığını bilebilir diyor. Bizim cahil de ‘o zaman iyiyi-kötüyüde’ bulur diyor…. Eş’ari ve Maturidiler ‘peygamber olmazsa hükümleri (haramı, helali, doğruyu yanlışı, iyiyi, kötüyü) bilemeyiz demektedirler. Çok okuyan gencimizin haline bakar mısınız? ne söylediğini kendi de bilmiyor…

Kafası dumanlı gencimiz daha sonra iki yorum daha yapmış fakat bu yorumlar ilk yorum gibi akla zarardır. Yazı uzamasın için yazmıyorum.

23 ekim 2019 tarihinde

Bir hanım ‘Gençlerle Başbaşa, Ali Fuad Başgil’ kitabından ‘Zira ilmin kaynağı zeka, amelinki ise, iradedir.’ Paylaşımında bulunmuş.

Kafası karışık gencimiz kıvrak zekasıyla ‘ zeka ile irade arasındaki ilişkiyi sorguluyor.’ Hanım kızda aynı soruyu tekrar yönetiliyor. Kafası karışık gencimiz cevaben ‘Çalışmalar olduğunu gösteriyor. Bu nedenle özgür irade var mı yok mu tartışması hala sürüp gidiyor.’

Özgür irade var mı yok mu tartışılıyormuş. Kim tartışıyor? Felsefeciler tartışıyor. Kafası karışık gencimiz de islama değil, felsefeye itibar ettiği için özgür iradenin tartışmalı bir konu olduğunu söylüyor. İslam’a göre ‘kişi cüz’i iradesiyle Allah’dan iyiliği/kötülüğü ister, Allah’da dilerse irade ederse yaratır’. Hayrı da şerride Allah yaratır. İslamın irade meselesine bakışı budur. Kulun herhangi bir iradesinin olmadığını söyleyenlerde cebrilerdir.

02 şubat 2020 tarihinde

Kafası karışık gencimiz ‘İslamiyet Kuran dır ama Kur'an'ı yorumlayan insandır.’

Kur’anı en doğru şekilde peygamber anlamıştır. En doğru şekilde de o tefsir etmiştir. vahiy geldiği zaman peygamber tebliğ ediyor. sahabe anlamazsa peygambere soruyor. Peygamber de tefsir ediyor, açıklıyordu. yahut gelen vahy sorulmadan tefsir ediyordu. Hadis kitaplarında Kitabut tefsir yahut tefasir bölümlerinde Peygamberin kur’anı tefsirine dair rivayetler vardır. Bu rivayetler daha sonra derlenmiş müstakil kitaplar halini almıştır. Peygamber ilk müfessirdir. Bu konuda bütün müslümanlar görüş birliği içindedir. Hasılı kelam peygamber ashabına kur’anı tefsir etmiştir. Bununla beraber sahabilerin önde gelen müfessirlerinde ayetleri Peygamberden aldıkları ilim ile tefsir etmişlerdir.

Kur’anı yorumlayan peygamberdir.

07 mart 2020 tarihinde

Kafası karışık gencimiz Şinasi güneş isminde bir şahsın yazısını paylaşmış yazıda özetle ‘Allah kur’andan başka kaynak göstermiş mi?, kur’anda gösterdiğine dair bir tane delil yok, resul elçi demektir, Resule itaat Resul'un tebliğ ettiği o mesajlara / ayetlere itaattir. Allah’dan başkası hüküm koyamaz. Kur’an en ince detaylara bile değinir hükmü verir. Ne zaman Nebimize bir konu sorulsa veya Nebimizin hüküm bildirme ihtiyacı doğsa vahiy yetişmekte, ''DE Kİ'' hitabıyla açıklanıp bildirilmektedir. Dinin tek kaynağı kur’andır.’

Kafası karışık gencimiz hadisler uydurmadır diyor… hem hadisler uydurmadır diyeceksin, sünnette itibar etmeyeceksin. Hem de ‘peygamber intiharı düşündü’ bu konuda rivayet var diyeceksin. Akıl tutulması.

‘Allah kur’andan başka kaynak göstermiyormuş, kur’anda buna dair tek delil yokmuş’ şimdi Şinasi ve cahil gence soruyoruz. ‘kur’anda, dinin tek kaynak kur’andır’. Şeklinde açık bir ayet var mıdır? Neden tek kaynak kur’an diyorsunuz. Bu sözünüze kur’andan tek bir ayet getiremezsiniz. Ancak kur’anın manasını tefsir edip kafanızdan bir delil uydurursunuz.

Resul, elçi demektir. Resule itaatta kur’ana itaatmiş… Bu kur’ancıların klasik palavrasıdır. Peygambere itaat eden, gerçekten de Allah’a itaat etmiştir” ayetindeki Peygambere itaat Allah’a itaat etmek ile aynı ise, Allah (haşa) boş konuşmuş oluyor. direkt olarak Allah’a itaat edin denebilirdi. Niye gereksiz yere “rasul” kelimesi zikredilmiş. Varsa hikmeti söyleyin. Ama kendi kafanızdan sallamayın kur’andan delil getirin hikmetini açıklayın.

Allah’dan başkası hüküm koyamaz deniyor. Hadisleri inkar edenlerin köpek eti, kedi eti gibi kur’anda geçmeyen şeyler hakkında hüküm vermelerine ne demeli? Şimdi soruyoruz, kur’anda yazmayan şeyler bence ahlaksız değilse yapabilir miyim? Burada ölçü kim oluyor. köpek eti haram diyen kur’ancı ile helal diyen kur’ancıdan hangisini tercih edeceğiz?

Kur’an en ince detaylara bile değinir hükmü verir. Bir klasik mealci uydurması daha…hac nasıl yapılır kur’anda anlatılır mı? Zekat meselesi? Cuma namazı? Böyle temel mesele ve ayrıntılı meselelerden yüzlerce sayarım. 600 küsur sayfa kitapta bulabilecek misiniz? Kur’an diye çığırtkanlık yapanların hepsi ayrı telden çalmaktadır. Daha kitap üzerinde ittifak etmemişlerdir. Kimisine göre evrim teorisi makbul kimisine göre değil, kimisine göre namaz 3 vakit, kimisine göre 5….hangi kur’ancı doğru söylüyor?

Ne zaman Nebimize bir konu sorulsa veya Nebimizin hüküm bildirme ihtiyacı doğsa vahiy yetişmekte, ''DE Kİ'' hitabıyla açıklanıp bildirilmektedir. Acaba öylemi? Kur'an 600 küsur sayfa, Kur'an bir kanun kitabı, bir ansiklopedi kitabı olmadığına göre Kur'anın temas etmediği yüzlerce konuda peygamber ne yapacak? Kur'andan başka bir şey konuşamıyorsa toplumsal düzeni, ekonomi, adalet gibi düzenleyici kararları nasıl verecek? Her şey 600 sayfa kitapta yazıyor mu?

SON SÖZ

Diyecek bir söz yok…